Rusya Demiryolları Genel Müdür Birinci Yardımcısı Pavlov, “Bakü-Tiflis-Kars üzerinden seferini tamamlayan ilk ihracat blok treni, ülkelerimiz arasındaki ticaretin büyümesine katkı sağlayacak.” dedi.
Rusya Demiryolları Genel Müdür Birinci Yardımcısı Sergey Pavlov, Türkiye ve Rusya arasındaki ilk ihracat blok treninin, Bakü-Tiflis-Kars (BTK) rotası üzerinden 9 Şubat’ta Moskova yakınlarındaki Kaluga bölgesine varmasının ardından iki ülke arasındaki demir yolu ticaretine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Rusya ile Türkiye arasında karşılıklı yarar sağlayan iş birliğinin iyi bir geçmişe, istikrarlı ve olumlu göstergelere sahip olduğunu vurgulayan Pavlov, “Rus demir yollarının katılımıyla Rusya ile Türkiye arasında dış ticaret mallarının taşınması 2020’de 20 milyon tonu aşarak 2019’a göre yüzde 10 arttı.” dedi.
2017’de BTK hattını kullanan yeni bir demir yolu güzergahının başlatıldığını anımsatan Pavlov, “Ardından Mayıs 2019’da Türkiye ve Rusya’nın katılımıyla bu hat boyunca taşımacılığın geliştirilmesine yönelik bir mutabakat anlaşması imzalanması da ülkelerimizi doğrudan demir yolu bağlantısı ile birbirine bağladı.” ifadesini kullandı.
Dış ticaret mallarının BTK güzergahı boyunca düzenli olarak demir yolu ile taşınması için gerekli tüm önlemleri almaya hazır olduklarını belirten Pavlov, “Tahminlerimize göre, bu rotanın süre ve fiyat göstergeleri diğer ulaşım şekillerinden daha avantajlı olacak. Yükleme ve boşaltma sürelerini saymazsak tahmini nakliye süresi 10 gün olacak ve bu da deniz yoluyla taşımadan ortalama iki kat daha hızlı olacaktır.” diye konuştu.
Pavlov, demir yolu taşımacılığının hava koşullarıyla ilgili risklere tabi olmadığına işaret ederek, “Ayrıca, epidemiyolojik açıdan daha güvenlidir. Yükün minimum kişisel temasla teslim edilmesini sağlar. Bildiğiniz gibi, tek sürücülü bir tren, yaklaşık 80 kamyon ve sürücünün yerini alabilir.” dedi.
“Demir yolu sektörü, Rusya için stratejik öneme sahip”
Sergey Pavlov, Rusya Demiryolları’nın, kargo taşımacılığı alanında dünyanın en büyük şirketlerinden biri olduğunu belirterek, demir yolu sektörünün, Rusya için stratejik öneme sahip olduğunu vurguladı.
Pavlov, ulaşım ve lojistiğin yanı sıra demir yolu altyapısının yapımı ve yönetimi, makine ve özel ekipman tedariki, Ar-Ge ve danışmanlık gibi önemli alanlarda da faaliyet gösterdiklerini anlattı. Söz konusu alanların, Türkiye ile iş birliği potansiyeli taşıdığını kaydeden Pavlov, “Şu anda Rusya ile Türkiye arasında dış ticaret mallarının nakliyesinde demir yolu taşımacılığının payını artırmak için çalışıyoruz. Tabii ki ülkelerimiz arasında doğrudan demir yolu taşımacılığının başlaması da bunu kolaylaştırdı.” şeklinde konuştu.
Türkiye ile Rusya arasındaki ilk ihracat blok treninin, BTK rotası üzerinden Rusya’ya teslimat gerçekleştirmesinin önemini vurgulayan Pavlov, “9 Şubat’ta Bakü-Tiflis-Kars üzerinden seferini tamamlayan Türkiye ile Rusya arasındaki ilk ihracat blok treni de demir yolu ticaretinin artırılmasına yönelik önemli bir adımdı ve ülkelerimiz arasındaki ticaretin büyümesine katkı sağlayacaktır.” dedi.
Pavlov, taşınan malların yelpazesini genişletme olasılığının da önem taşıdığını aktararak, Türk tüketim mallarının nakliyesinin yanı sıra Türk meyve ve sebze ürünlerinin soğutmalı konteynerlerde Rusya’ya düzenli teslimatının sağlanmasında demir yolu taşımacılığının artacağını öngördüklerini kaydetti.
Geri nakliyelerde, konteynerlerde ahşap, kağıt ürünleri ve tahıl gönderilmesi için Rus nakliyecilerle çalışmalar yaptıklarını anlatan Pavlov, “Konteyner taşımacılığının yanı sıra Rus metal şirketleri de Türkiye’ye doğrudan demir yolu taşımacılığı ile ilgileniyor. 2020’de BTK hattı ile Magnitogorsk Demir Çelik Fabrikaları’ndan 45 bin tondan fazla sac taşınmıştır.” diye konuştu.
“Türkiye istikameti çok ilgi çekici”
Rusya Demiryolları Genel Müdür Birinci Yardımcısı Pavlov, demir yolu taşımacılığının, epidemiyolojik açıdan özellikle sınır ötesi uzun mesafeli nakliyelerde kara yolu taşımacılığına göre etkili ve güvenli bir alternatif olarak görüldüğünü ifade ederek, “Örneğin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sırasında Çin-Fransa bağlantısında ulaşım başladı, İskandinav ülkeleri ile bağlantılı hizmetler ortaya çıktı ve Çin-Belarus istikametinde önemli bir artış gözlendi.” dedi.
Salgın döneminde deniz hatlarını da önemli oranda desteklediklerini belirten Pavlov, “Türkiye istikameti de çok ilgi çekici ve Türkiye bağlantılı olarak Rus demir yollarında transit trafiğin gelişimi son derece umut verici. Bu bakımdan hem BTK güzergahını kullanarak hem de Rusya’nın limanları aracılığıyla ulaşımın geliştirilmesi de dikkate değer bir gelişmedir.” diye konuştu.
Pavlov, İpek Yolu güzergah ağının sürekli geliştiğini ve Türkiye’nin transit noktaları arasında görünmesini memnuniyetle karşılayacaklarını ifade etti.
Kovid-19 salgınıyla doğan fırsatlar
Sergey Pavlov, Kovid-19 salgınının, demir yolu sektörü için zorlu bir imtihan olduğunu, bununla birlikte yeni bir kalkınma sürecine girmek için eski ortaklıkları güçlendirmek ve yenilerini geliştirmek için fırsatlar da açıldığını söyledi.
Avrasya kıtasında demir yollarının geleceğini belirleyecek en önemli faktörler arasında “karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik devlet politikası”, “dijitalleşme” ve “yenilikçi teknolojilerin tanıtımını” gösteren Pavlov, “Uluslararası ticaret bağlamında en önemli itici güç olarak ise Avrupa-Asya alanında emtia piyasasındaki artış kalmaya devam edecek.” dedi.