Çin, NATO’nun, Pekin yönetiminin “uluslararası düzene yönelik sistematik zorluklar ortaya koyduğu” şeklindeki eleştirilerine yönelik “sözde Çin tehdidinin abartılmaması” çağrısında bulundu.
Çin’in Avrupa Birliği Misyonu’ndan yapılan yazılı açıklamada, Belçika’nın başkenti Brüksel’de dün düzenlenen NATO Zirvesi’nde ittifakın, “Pekin yönetiminin barışçıl kalkınmasını kötülediği” savunuldu.
Açıklamada, NATO’nun, Çin’in uluslararası düzene yönelik sistematik zorluklar ortaya koyduğu yönündeki eleştirilerinin “soğuk savaş zihniyeti ve blok politikalarının devam ettirilmesi” olduğu kaydedildi.
Çin’in savunma politikasının doğası itibariyle savunma amaçlı olduğu, askeri modernizasyon çalışmalarının ise “makul, açık ve şeffaf” olduğu belirtilen açıklamada, NATO’nun, Çin’e yönelik politikalarının yakından izleneceği kaydedildi.
Çin’in kimseye sistematik zorluklar oluşturmadığı ancak kendisine yaklaşan sistematik zorlukları da oturup izlemeyeceğine işaret edilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Çin, NATO’yu Çin’in kalkınmasına rasyonel bir tutum içinde bakmaya, herhangi bir şekilde sözde Çin tehdidini abartmamaya, Çin’in yasal çıkar ve haklarını blok politikalarını manipüle etmek amacıyla bahane olarak kullanmamaya ve jeopolitik rekabeti körüklememeye çağırıyor.”
Açıklamada ayrıca, NATO’nun enerjisini, diyalog ve iş birliği, uluslararası ve bölgesel güvenlik ve istikrarı teşvik etmek için harcaması gerektiğine işaret edildi.
Brüksel’de dün düzenlenen NATO Zirvesi’nin ardından yayımlanan bildiride, “Çin’in hırsları ve iddialı davranışlarının” uluslararası düzene ve İttifak güvenliğiyle ilgili alanlara yönelik sistematik zorluklar ortaya koyduğu ifade edilmişti.
Çin’in zorlayıcı politikalarından endişe duyulduğunun vurgulandığı bildiride, söz konusu ülkenin nükleer cephaneliğini hızla genişlettiğine dikkat çekilmiş ve şunlar kaydedilmişti:
“Çin’in şeffaflık konusundaki eksikliği ve dezenformasyon kullanımından endişe duyuyoruz. Çin’i uluslararası taahhütlerini yerine getirmeye ve ‘büyük güç’ rolüne uygun olarak uzay, siber alan ve deniz de dahil olmak üzere uluslararası sistemde sorumlulukları uyarınca davranmaya çağırıyoruz.”